O sen misin?...
Hep zordur emin olmak, hep zor seviyorum demek, hep zor sarılmak, öpmek. Oysa çok kolay yanındayken kaybetmek, varken bulamamak
Ne kadar zor seni seviyorum demek
Ne kadar zor hic değilse iki kelime sohbet etmek
Kalbinde bu kadar büyük bir yangın
Dudakların buz kesmiş suskun
Ellerinde hep birşeyler, oyun için
Ellerin hep yanlız ve gergin
Ellerin yanlız ve üzgün
Ellerin
Neyse...
Doğa en güçlüyü sever, aşk en masumu. Ne çelişki ama. İnsanı hayata getiren her zaman doğanın emrettiği gibi güzelle güzelin, zeki ile güzelin veya zeki ile zekinin çiftleşmesi olmuyor. Bazen en savunmasız ve masum ile bir o kadar güçsüz ve korumasız, aşkın çatısı altında tek yürek olup o tek yürekten yeni yürekler yaratırlar.
Tamamen doğaya aykırı, tamamen insani. Eeeee hep kötü olacak değil ya insani olan. Aşk da insani ve çok üretken, hem türün devamı anlamında, hem duygusal patlamalar anlamında yani sanatta, bilimde, yani düşünceye dair her üretimde.
Ama içine atmak da bir o kadar acı verici, korkutucu. Hapşırığını tutmak gibi, yanan bi çatapatı yutmak gibi, derin hüzün duygularıyla doluyken için başka insanların karşısında normalmiş gibi davranmak gibi. İnsana bazen bir yanardağ gibi lav kusma isteği verdirten, bazen de yaralı bir bizonun çıkardığı gibi bir sesle bağırma isteği duydurtan. Aşkı içinde tutmak çok zor.
Kalbin bu kadar boşluğa yer ayıracak kadar büyük mü
Ya sen bu kadar boşluğa sığacak kadar küçük müsün
Bu kadar büyük sevgi ve bu kadar boş bir kalp
Bu kadar güzel bir sevgili ve bu kadar boş parmaklar
Bu kadar mı korkarsın söylemeye
O basit iki kelimeyi
Seni seviyorum
Haydi üç kelime olsun
Seni seviyorum güneşim
Belki de dört olur
Seni seviyorum Mavi gökyüzüm
Geceleri uykudan uyanıp onu düşünmek
Geceleri hiç uykuya dalmamak
Güzel elbet güzel olmasına ama
Ya ona sarılıp dolaşmak
Ellerinde ellerini hissetmek
Gözlerinde kendini keşfetmek
Bunlar güzel değil mi
Üstelik de hepsi sadece biraz cesaret
Üstelik de hepsi sadece iki kelime ile mümkün
İçten gelen, kurgulanmamış, oynanılmamış
İki masum kelime
Seni seviyorum
Haydi oradan sende
O kadar kolay mı cancağızım
Bir dikişte bitirilen şarap olmadan söylemek
Kolay mı, kendini bile kandırmadan
Rol yapmadan, coşkuyla söylemek
Kolay mı kekelemeden söylemek,
Kalbin son bahar poyrazındaki sarı yaprak gibi titrerken
Peki kolay mı sana acıyarak bakarsa
veya
Seni baştan savarsa
Oracıkta yıkılıp kalmamak
Kolay değil elbet
Hayattaki her zorluğa karşı sonsuz güç veren aşka sahip olmak
Vagabond
Geri Dön ----- Mesaj Gönder