AN’a taktın yetmedi, şimdi de koleksiyonerlere mi taktın? Yani sürekli olarak birşeyleri biriktirenlerler, çöp ev sahipleri arasında bir fark görmüyorum ya ondan dedim, yoksa taktığım filan yok kimseye. Ne yaparlarsa yapsınlar, bana ne?

Ama öte yandan madem burası benim serbest atış alanım, biriktiricilere, toplayıcılara da anlam veremediğimi söyleyeyim.

Hiç kullanmadığı eşyaları biriktirenler, ihtiyacından çok daha fazlasına sahip olup hala da daha fazlasına göz süzenler, bir güzel an yaşarken kendi kendisinin foto muhabirliğine soyunup fotoğraf çekerken anını kaybedenler, aşk biriktirilebilen birşeymişcesine seks anısı, flört anısı biriktirenler. Kardeşim ne tuhaf kimselersiniz siz?

Biriktirebileceğiniz tek şey sevgi, o da sizde birikmez sizi sevenlerde dağınık olarak durur. Haaa sizin sevginiz ise zaten sizden çıkmıştır, insancıllık aleminin hazinesidir artık.

AN birikmez cancağızlarım, anılar ise sadece kalabalık eder. Hatta anılar sizin arkanızda değil, önünüzde durur, adına da deneyim dersiniz. Korkularınız, sevgisizliğini, vahşetiniz, nefretiniz hep bu anılardan doğar.

Oysa hergün yeniden sevmelisiniz sevdiklerinizi ve hergün aklınıza gelmese bile 2-3 günde bir mutlaka sevdiklerinizi en az bir kere düşünüp sevdanızın ateşindeki külleri üflemelisiniz havaya.

Koleksiyon yapmak ne saçma seydir yahu, sevgisiz insanlara has birşey gibi geliyordu bana.

AN birikmez cancağızlarım. Dün dünde kaldı bitti (belki içinizde bir ılıklık bırakarak), yarın zaten yok, AN ise elinizde tam şimdi…

Anılarınızın, eşyalarınızın koleksiyonunu yapıp onların tozlarını alacağınıza sevgilerinizin koleksiyonunu hatırlayıp onların küllerini savurun ki ateşlerini göresiniz.

 


Geri Dön ----- Mesaj Gönder